top of page

Mirastan Yoksunluk

  • Yazarın fotoğrafı: Kaplan Hukuk & Danışmanlık
    Kaplan Hukuk & Danışmanlık
  • 17 Oca 2023
  • 4 dakikada okunur

1. Genel Olarak


Mirastan yoksunluk, bir kimsenin miras hakkını kanunda öngörülen mirastan yoksunluk sebeplerinden birinin gerçekleşmesi durumunda kendiliğinden kaybetmesidir. Buna göre kişi de mirastan yoksunluğa neden olacak hallerden biri mevcut ise bu durumda kişi mirasından yoksun kaldığı kimsenin mirası hakkında herhangi bir talep ileri süremeyecektir.


Bilindiği üzere Türk Medeni Kanunumuz ("TMK") ile mirasçılık sıfatının kazanılmasında; zümre sistemi (kan bağı) ve evlilik bağı esas alınmıştır. Mirasçılık sıfatının kazanılması için kabul edilen kan bağı ve evlilik bağı esasında mirasbırakanla mirasçı arasında çok kuvvetli bağların oluşmasını sağlar. Taraflar arasındaki bu sıkı bağ ile nedeniyle yasal mirasçılar (alt soy, üst soy ve eş) kendiliğinden, atanmış mirasçılar (vasiyetname veya miras sözleşmesiyle yoluyla) ise mirasbırakanın iradesi sonucunda miras (tereke) üzerinde hak sahibi olurlar.


Ancak bazı hallerde kanun veya mirasbırakan tarafından miras üzerinde hak sahibi olması beklenen kişinin mirasçı sıfatını kazanması ve terekede hak sahibi olması adil olmayabilir. Örneğin; bir kimsenin kasten ve hukuka aykırı olarak mirasbırakanı öldürmesi veya öldürmeye teşebbüs etmesi halinde o kimsenin mirasçı olarak kabul edilmesi hem mirasbırakanın arzusuna ve adalete uygun olmayacaktır. Kanun tarafından öngörülen bu gibi hallerde mirasçı olması öngörülen kişi kendiliğinden mirastan yoksun kalacaktır. Zira bu hallerde mirasbırakan ile mirasçı arasındaki manevi bağın tamamen koptuğu, mirasbırankanın kendisine karşı kanunda yer alan belli eylemleri gerçekleştiren kişinin miras üzerinde hak sahibi olmasını istemeyeceği kabul edilir.


Türk Medeni Kanunumuzda mirasçılık sıfatının sona ermesine yol açan birçok hal düzenlenmiştir. Mirasçılık sıfatının sona erdiren hallerden biri de mirasçılıktan çıkarmadır. Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakanın TMK m. 510'da düzenlenen sebeplerden birinin gerçekleşmesi halinde saklı paylı mirasçılarının mirasçılık sıfatını sona erdirme imkanı veren bir düzenlemedir. Mirastan yoksunluğun aksine mirasçılıktan çıkarma kanun ile hüküm altına alınmış durumların gerçekleşmesi ile kendiliğinden mirasçılık sıfatını sona erdirmez.


Mirastan yoksunluk ve mirasçılıktan çıkarma sonuçları itibariyle benzer iki kurum olsa da mirastan yoksunluğu gerektir hallerde kişi mirasçılık sıfatını kendiliğinden kaybetmesine rağmen mirasçılıktan çıkarmada ise mirasçılık sıfatının sona ermesi tamamen mirasbırakanın iradesine bırakılmıştır.


2. Mirastan Yoksunluk Sebepleri


4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 578. maddesi ile mirastan yoksunluk sebepleri düzenlemiştir. Buna göre;


Aşağıdaki kimseler, mirasçı olamayacakları gibi; ölüme bağlı tasarrufla herhangi bir hak da edinemezler:

  1. Mirasbırakanı kasten ve hukuka aykırı olarak öldüren veya öldürmeye teşebbüs edenler,

  2. Mirasbırakanı kasten ve hukuka aykırı olarak sürekli şekilde ölüme bağlı tasarruf yapamayacak duruma getirenler,

  3. Mirasbırakanın ölüme bağlı bir tasarruf yapmasını veya böyle bir tasarruftan dönmesini aldatma, zorlama veya korkutma yoluyla sağlayanlar ve engelleyenler,

  4. Mirasbırakanın artık yeniden yapamayacağı bir durumda ve zamanda ölüme bağlı bir tasarrufu kasten ve hukuka aykırı olarak ortadan kaldıranlar veya bozanlar.

şeklindeki düzenleme ile mirastan yoksunluğa neden olacak haller hüküm altına alınmıştır. Mirastan yoksunluk halleri söz konusu madde ile sınırlı olup bu hallerin genişletilmesi mümkün değildir. Bununla beraber Türk Medeni Kanunu'nunda düzenlenmiş iki farklı düzenlemenin de mirastan yoksunluğa neden olacağı kabul edilmektedir. Bunlardan birincisi; TMK m.159'da düzenlenen evliliğin butlanı davası sonucunda evlenme sırasında iyiniyetli olmadığı ispatlanan sağ kalan eşin yasal mirasçı olamayacağı ve ölüme bağlı tasarruflar ile sağlanan hakları kaybetmesi durumudur. İkinci hal ise; TMK m.181/2'de düzenlenen boşanma davası sırasında eşlerden birinin vefat etmesi halinde mirasçıların davaya devam etmesi üzerine sağ kalan eşin kusurunun ispatlanması halinde eşin mirasçılık sıfatı ve ölüme bağlı tasarruflarla ile lehine yapılan kazandırmaları kaybetmesidir.


3. Mirastan Yoksunluğun Sonuçları (Mirasçılık Sıfatının Kendiliğinden Sona Ermesi ve Ölüme Bağlı Tasarrufların Hükümsüz Hale Gelmesi)


Mirastan yoksunluğa neden olacak hallerden birini gerçekleştiren kişi herhangi bir işleme gerek kalmadan kendiliğinden mirasçılık sıfatını kaybeder ve yine bu kişi lehine ölüme bağlı tasarruf yapılmışsa bu ölüme bağlı tasarruflar (vasiyetname, miras sözleşmesi) kendiliğinden hükümsüz hale gelir. Öyle ki; mirastan yoksun kalan kişi adeta mirasbırakandan önce ölmüş gibi kabul edilir ve mirasçılık sıfatını kazanamaz. Yukarıda belirttiğimiz üzere mirasçılıktan yoksunluk sonuçları kendiliğinden sonuç doğurduğundan bu konuda mirasbırakanın bir irade beyanında bulunması veya dava açılmasına gerek olmaz.


Mirasbırakan vasiyetname veya miras sözleşmesi yoluyla iradi olarak mirasçı atamışsa böyle bir durumda ölüme bağlı tasarruf (vasiyetname veya miras sözleşmesi) kendiliğinden hükümsüz hale gelir. Dolayısıyla mirasbırakanın daha önce yapmış olduğu ölüme bağlı tasarrufdan dönmesine veya yeni bir tasarrufta bulunması gerekmez.


4. Mirastan Yoksunluğun İspatı


Bir kimsenin mirastan yoksun olduğu yani mirasçılık sıfatını kaybettiği veya mirastan yoksunluk nedeniyle ölüme bağlı tasarrufun hükümden düştüğünü iddia eden kişinin bu iddiasını ispatlaması gerekir. Mirastan yoksunluk halleri birer maddi olaylar olup bu olayların her türlü delille ispatlanması mümkündür. Mirastan yoksunluk bilhassa miras sebebiyle istihkak, mirasın paylaşılması ve vasiyetin ifasına ilişkin davalarda taraflarca ileri sürülebileceği gibi hakim tarafından da resen dikkate alınır. Bununla beraber mirastan yoksunluğun ileri sürülmesi herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmayıp her zaman ileri sürülmesi mümkündür.


5. Mirastan Yoksunluk Halinde Mirasçılık Belgesinin Düzenlenmesi


Daha önceki yazımızda açıkladığımız üzere mirasçılık belgesi düzenlenmesini talep etme hakkı yasal ve atanmış mirasçılara aittir. Mirasçılar mirasçılık belgesini (veraset ilamını) sulh hukuk mahkemesinden veya noterden talep edebilirler. Bilindiği üzere mirasçılık belgesinin düzenlenmesi çekişmesiz yargı işleri arasındadır. Bu doğrultuda mirasçılık belgesinin düzenlenmesinde sulh hukuk mahkemesi veya noter kendiliğinden mirasçılık sıfatının sona erip ermediğini incelemeden mirasçıları ve miras payları içerir şekilde bir belge düzenler.


Mirastan yoksun olan kişi mirasçılık sıfatını kaybedeceğinden mirasçılık belgesi düzenlenmesini talep etme hakkı bulunmaz. Buna rağmen mirasçılık belgesinin düzenlenmesinde mirasçılık sıfatı araştırılmadığından mirastan yoksun olan kişinin talebi üzerine mirastan yoksun olan kişi de mirasçılar arasında gösterilebilir. Böyle bir durumda ilgili kişiler mirastan yoksun olan kişinin mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilmesi karşısında mirasçılık belgesinin iptali ve yeni bir mirasçılık belgesinin düzenlenmesini talep edebilirler.












Mirastan yoksunluk, mirastan hakkını almak, miras kaybı, miras avukatı, istanbul miras avukatı, mirastan mal kaçırma, mirasçılık belgesi, vasiyetname, mirasçılık sözleşmesi, miras paylaşımı, uzman avukat

























Son Yazılar

Hepsini Gör
Mirasa Ne Zaman Hak Kazanılır?

1. Mirasın Açılması Bir kimsenin mirasçılık sıfatını kazanabilmesi mirasın açılmasına bağlıdır. Mirasçılar ancak mirasın açılmasıyla...

 
 
 

Yorumlar


BAŞA DÖN

bottom of page